Karbon Ayak İzini Etkileyen Faktörler Nelerdir?
Karbon ayak izi ilk olarak 2000’li yılların ortasında üretilmiş bir kavramdır. Bu kavram, insan etkinliklerinin doğa üzerinde oluşturduğu hasarın karbon salınımı türünden ölçülmesi için geliştirilmiştir.
Karbon ayak izinde ölçüm gerçekleştirilirken; kişi, kurum ya da toplulukların etkinlikleri göz önüne alınarak, direkt veya dolaylı şekilde atmosfere yaydıkları sera gazlarının Karbondioksit (CO2) türünden ölçümü gerçekleştirilir. Bu ölçümde genellikle süre yıllık olarak göz önüne alınırken, ölçüm ton cinsinden yapılır.
Dünya atmosferinde yer alan sera gazları çok yüksek bir ısı tutma özelliğine sahiptir. Kyoto Protokolü çerçevesinde ele alınan bu sera gazları arasında da
- Karbondioksit CO2
- Metan CH4
- Azot oksitler N2O
- Hidroflorokarbonlar HFC türevleri
- Perflorokarbonlar PFC türevleri
- Kükürt hekzaflorür SF6 yer alır.
Liste içerisinde yer alan bu sera gazlarının bazıları doğal şekilde bazıları da insan etkinlikleri sonucunda dünyaya yayılır. Bu sera gazları güneş ışınlarının yeryüzünden yansıması sonrasında bu ışınları atmosferde tutma vasıtasıyla dünyanın ısı kaybetmesini önlerken ışınlar bu gazlar tarafından tutulduğunda da sera etkisi oluşur.
Bu gazlar normal düzeyde atmosferde bulunduğunda görevlerini başarılı bir şekilde yerine getirebilirler. Fakat sera gazları gerektiğinden fazla salındığında, artık dünyada klasik olarak bilinen küresel ısınma sorunu ortaya çıkmaktadır. Bununla birlikte iklim değişikliği yaşanırken, doğal hayatın tehlikeye düşmesi riski de görülmektedir.
Karbon Ayak İzi Kavramını Ortaya Çıkaran İhtiyaçlar Nelerdir?
Gün geçtikçe artan nüfus ve büyüyen dünyada doğal hayatı tehlike altına atan tüm riskler, bariz bir seviyeye ulaşmaya başladığında, bilim insanları birçok farklı araştırma yapmaya başlamıştır. Bu çerçevede bilim insanları bu tehditleri oluşturan nedenleri araştırmış ve nasıl bir çözüm geliştirilmesi gerektiğini yanıtlamaya çalışmıştır.
Karbon ayak izi, Ekolojik Ayak İzi kavramının en büyük parçasıdır. Bilim adamlarının yaptığı geniş çalışmalar sonucunda da ekolojik ayak izi kavramı ortaya çıkmıştır. Temel olarak bu kavram, insanların doğadan istediği kaynakların ne kadar yeterli veya yetersiz olduğunu gösteren bir çalışmayı ifade eder.
Yapılan çalışmalar günümüzdeki üretim ve tüketim alışkanlıklarının sürmesi sonucunda ilerleyen zamanlarda gezegenimizin dünya üzerindeki bütün insanların ihtiyaçlarını karşılayamayacak bir hale geleceğini ifade etmiştir. Bu soruna bir çözüm oluşturabilmek açısından da önce yaşanan bu sorunun nedenlerini anlamak icap etmektedir.
Ekolojik ayak izi en fazla olarak aşağıdaki faktörlerden etkilenmektedir.
- Kentleşme
- Atıklar
- Fosil yakıt kullanımı
- Kontrolsüz şekilde doğal kaynakların tüketimi
- Doğal hayata zarar verilmesi
- Endüstrileşme
- Artan nüfus
- Çevrenin kirlenmesi
- Yenilenebilir enerjinin çok az kullanılması
- Yetersiz geri dönüşüm sistemi kullanımı
- Artan teknolojik gelişmeler
Ekolojik ayak izi çalışmaları daha detaylı ve artan bir hale geldikçe bir yandan da özelleşmeye başlamıştır. Ekolojik ayak izini ve karbon ayak izini etkileyen bu faktörler arasında fosil yakıt tüketimi en fazla zararı veren faktördür. Bu nedenle de aslında karbon ayak izi artışındaki en temel faktör olarak fosil yakıt tüketimi kabul edilmektedir.
Karbon Ayak İzi Hangi Faktörlerden Etkilenir?
İnsanların yeryüzündeki üretim/tüketim sistemleri, enerjiyi nasıl kullandıkları, atıklarını nasıl yönettikleri, hangi ulaşımı tercih ettikleri veya nasıl beslendikleri gibi birçok etkinlik ile birlikte doğaya farklı miktarlarda karbondioksit yayılır. Karbondioksit yayılımının doğa üzerindeki etkileri de birçok farklı çeşide ayrılır. Eğer doğa yeterli biyolojik kapasite ile bu etkiyi çeviremezse, denge bozulması ile karşılaşır.
Genellikle doğalgaz, petrol ve kömür gibi fosil yakıtların çok sık kullanımı sonucunda karbon emisyonları ile karşılaşılır. Çünkü fosil yakıtların temel içeriği karbon olmakla birlikte bu yakıtların kullanılması sonrasında da ortaya karbon çıkmaya başlar. Karbonun gereğinden fazla doğaya salınması açısından da faktörler bilimsel ve kurumsal olarak ayrı ayrı incelenmelidir.
Karbon Ayak İzine Etki Eden Bireysel Etmenler Nelerdir?
Karbon ayak izi üzerindeki etki oluşturan bireysel faktörler madde madde incelenebilir.
- Şahsi araç kullanımı durumunda; genellikle fosil yakıt tüketimi sağlandığı için doğrudan karbon salınımı oluşur. Kişi başına daha yüksek araç kullanımı durumu ortaya çıktıkça da toplam ayak izinde önemli bir artış görülür.
- Evde yakıt kullanımı durumunda da özellikle ısınmak için kömür ve doğalgaz gibi yakıtlar kullanılınca karbon salınımı ortaya çıkar. Fakat bu noktada doğalgaz kömüre göre daha düşük bir salınım ortaya çıkarır.
- Evde elektrik tüketimi durumunda; bu elektriğin üretimi için yine fosil yakıtlar kullanılırken, elektrik talebi arttıkça da karbon emisyonu direkt olarak artış gösterir.
- Ev aletleri ev hayatında daha fazla elektrik tüketimine neden olacaktır.
- Toplu taşıma ve hava yolculukları aslında bireysel araçlar ile ulaşım yerine daha fazla önerilmektedir. Fakat tren, otobüs, metro ve uçak gibi araçların yakıt tüketimi sonucunda daha fazla karbondioksit yayılır. Bu ulaşım yöntemleri arasında özellikle hava yolculuğu en yüksek salınımı ortaya çıkarmaktadır.
- Turizm ve eğlence ihtiyaçlarının karşılanması sırasında da tüketilen ürünler, verilen hizmetler ve kullanılan yakıt nedeniyle karbon ayak izi artış gösterebilir.
- Yiyecek/içecekler açısından özellikle et üretimleri, ithal gıdalar ve kimyasal gıdalar çok önemli faktörler oluşturmaktadır. Etin üretiminde kullanılan süreçler, gıdaların endüstride işlenmesi ve ithal gıdaların lojistik işlemleri karbon ayak izinde artışa neden olur.
- Ayakkabı ve giyecekler üretilirken de karbon salınımı görülür.
- Geri dönüşüm ve atık yönetimi eksikliği durumunda da doğaya karışan kağıt, cam ve plastik gibi atıklar karbon ayak izinde ciddi bir artış faktörüdür.
- Yeşil alanların korunmaması durumunda, azalan yeşil bitkiler nedeniyle karbon ayak izi etkisi artış gösterecektir. Çünkü yeşil bitkiler fotosentez gerçekleştirirken, atmosferden karbondioksit emilimi yapar ve doğaya daha fazla oksijen salar.
- Çevrenin kirlenmesi durumunda da çevreye bırakılan atıklar ve doğal hayatın korunmaması gibi faktörler atmosferde daha fazla karbon yayılmasına neden olurken, bu durum hem doğaya zarar verecek hem de doğa bu yayılımı yeterince absorbe edemeyecektir.
- Gereğinden fazla tüketim alışkanlığı ise insanların en fazla dikkat edebileceği faktör olmalıdır. Çünkü sayılan birçok faktörden vazgeçme şansı yer almasa da gereğinden fazla tüketmekten daha kolay vazgeçilebilir. Bu durumda yeteri kadar gıda, gerektiği kadar kıyafet/ayakkabı ve ev eşyası temin edildiğinde daha az üretim olacak, ürün yaşam döngüleri artacak ve doğada karbon seviyesi düşüşe geçecektir.
Karbon Ayak İzine Etki Eden Kurumsal Etmenler Nelerdir?
Karbon ayak izi üzerindeki kurumsal etkenlere bakıldığında da özellikle hizmet veya ürün sağlamak için gerçekleştirilen faaliyetler göz önüne alınmalıdır. Aslında bu durumda sadece firmalar değil şehirler ve belediyeler gibi ölçeklerde incelenerek, aynı standartlar ile hesaplamalar yapılabilir.
Küresel ısınmada en büyük faktörlerden birisi fosil yakıtların kullanılması sonucu ortaya çıkan sera gazı emisyonlarıdır. Buna karşılık küresel ısınmayla uluslararası mücadele imkanı elde edilmesi için 1997 yılında Kyoto Protokolü imzalanmıştır. Bu protokol 2005 yılında uygulamaya alındıktan sonra Dünya Standartlar Örgütü(ISO)tarafından da Sera Gazları Emisyonu hakkında ISO 14064 Standardı yayınlanmıştır.
Sera Gazı Protokolü ve ISO 14064, Kyoto Protokolü çerçevesinde yayınlanırken, bu yayınlar çerçevesinde karbon ayak izinin doğrudan ya da dolaylı bir şekilde oluşabileceği ifade edilmiştir. Bu anlamda karbon ayak izinin oluşumu için doğrudan yani birincil karbon ayak izi ve dolaylı yani ikincil karbon ayak izi tanımları yapılmıştır. Öte yandan karbon ayak izi için kapsamına göre de 3 farklı sınıf belirlenmiştir.
Yani bu bağlamda karbon ayak izi oluşumuna göre
- Birincil (doğrudan) karbon ayak izi çerçevesinde rapor oluşturan kuruluşun elde ettiği ve kontrol sağladığı kaynaklardan direkt bir şekilde salınan gazların ölçümü göz önüne alınır.
- İkincil (dolaylı) karbon ayak izi çerçevesinde de rapor oluşturan kuruluşun yaptığı işlemler sonucunda ortaya çıkan fakat başka bir tüzel kişilik ile üzerinden kontrol sağlanarak gelen kaynaklar ile sonuç elde edilir.
Karbon ayak izi kapsamlarına göre de
- Kapsam 1 Faktörleri
Kapsam bir çerçevesinde bulunan karbon salınımları rapor oluşturan kuruluşun elde ettiği ya da kontrol ettiği tesis ya da araçlarda kullanılan fosil yakıt nedeniyle ortaya çıkar. (birincil Karbon ayak izi). Kapsam 1 faktörleri çerçevesinde;
- Kuruluş birimlerinin kullandığı enerji bağlamında; yakma ve ergitme gibi faaliyetler sonucunda ortaya çıkan gazlar ve farklı noktalardan gelen kaçak salınımlar göz önüne alınır.
- Şirkette yer alan araçlar yakıt tüketirken de bu araçlarda kullanılan benzin, dizel veya LPG direkt salınım oluşturur.
- Kapsam 2 Faktörleri
Kapsam 2 çerçevesinde; bir kuruluşun satın alım gerçekleştirdiği enerjiler sonrasında bu enerjilere bağlı olarak ortaya çıkan dolaylı emisyonlar hesaba alınır.(ikincil karbon ayak izi) Kapsam 2 faktörleri çerçevesinde;
- İşletmenin satın alım sonucunda gerçekleştirdiği enerjiyi kullanması vasıtasıyla kuruluşun satın alım yaptığı elektrik, ısıtma/soğutma sistemleri veya su buharı gibi kaynaklardan salınım oluşur.
- Kapsam 3 Faktörleri
Kapsam 3 noktasında; Kapsam 2 çerçevesinde yer almayan enerji dolaylı emisyonlar göz önünde bulundurulur. (ikincil karbon ayak izi) Kapsam 3 faktörleri çerçevesinde; rapor gerçekleştirilen kuruluşun elde ettiği ürün ve hizmetlerin tüm üretim aşamalarından, bu ürün ve hizmetlerin dağıtımcı, bayi veya son tüketici gibi noktalara lojistiğinden, kullanımına ve tüketimine kadar her nokta işlemlerde yer alır. Yani bu kapsam içerisinde üretim süreci ve ürünün yaşam döngüsü gibi her noktada oluşturduğu enerji dolaylı salınımlar çerçeveye dahil edilir. Bu süreçte de aşağıdaki başlıklar yer alır.
- Personelin nakliyesi
- Operasyonlar sonucu ortaya çıkan atıklar
- Enerji ve yakıt ile ilgili etkinlikler
- Satın alım yapılan hizmetler ve ürünler
- Ürün/hizmet kullanımları
- Bayilikler
- Kiralık varlıklar
- İş yolculukları
- Lojistik ve dağıtım
- Sermaye malları ve yatırımlar
- Satışı gerçekleştirilen ürün/hizmet işlemleri
- Ürün hizmet yaşam sonu